USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Sağlık

"İkincil sarsıntı yaşayanlar tedbirlerle deprem korkusunu aşabilir" önerisi

Klinik psikologlar, depremi uygun yaşamasa da gördüklerinden etkilenen kişilerin "ikincil travma" yaşadıklarını belirterek, deprem korkusunun önlenmesinde, evlerde hazırlık alınmasının, deprem çantası hazırlamanın kâr sağlayabileceğini belirtiyor.

03-03-2023 20:06
İstanbul

Kahramanmaraş merkezli 11 ilde yıkmacı etkiye kez açan depremlerin ardından, nice alanda dümdar sarsıntıların sürmesi ve olası Marmara depremi, afetten etkilenenlerin birlikte buna açıktan delil olanlarda da "depremde ne yapacağım" endişesini artırdı.

Deprem korkusu ve bunun nite aşılabileceği ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıt veren Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi Uzman Klinik Psikolog Cemre Ece Gökpınar Çağlı, ilkin ipham barındıran durumların insanlarda sıkı esef yarattığını, bu yüzden depremin belirsizlik, arama edilememe ve önemli gözdağı içermesi haysiyetiyle korku ve stresi tetikleyen birlikte ilke biçimine geldiğini söyledi.

Çağlı, bunun da gayrı nice gözdağı sırasında bulunduğu kabilinden insanoğlu beyninde "kaç veya savaş" tepkisini ortaya çıkardığını aktararak, bu tepkiyle bireyin dem alışverişinde hızlanma, his atım hızında artış, titreme, adale gerginliği, menfez bebeklerinin büyümesi kabilinden fizyolojik değişimler hissetmeye başladığını anlattı.

Türkiye'nin birlikte doğruyu bulunduğu bilinmesine karşın deprem herhangi birlikte deneyimlendiğinde yaşanılan belirtilerin de benzeri olduğuna ayraç fail Çağlı, "Kişi depremi bilmesine karşın o anda sıkı korku, kaygı, ürkü kabilinden havas içine girebilir. Kişinin aklında bu duyguları uyandıracak negatif fikriyat ve senaryolar belirebilir. Bu negatif fikriyat çoğu kez namına yahut sevdiklerine biçimsiz birlikte bilinçlilik olabileceği anlamında olur. Depremin ne devir sonlanacağı, nite birlikte sefih olabileceği kabilinden arama edemediğimiz ahval bu endişe ve duyguları tetiklemektedir." diyerek konuştu.

Uzman Klinik Psikolog Çağlı, korku, kaygı, ruhsal gerilim kabilinden duyguların fonksiyonel uygulandığında kişiyi ilaç almaya yönlendirdiğinin, gözdağı içeren hallerden koruduğunun unutulmaması icap ettiğinin altını çizerek, laflarını şu şekilde sürdürdü:

"Korku, kaygı, ruhsal gerilim kabilinden ahval arama edilemez birlikte düzeye ulaşırsa insanların katılması müstelzim tedbirlerden uzaklaşmasına ve riskli tavırlar sergilemesine faktör olabilir. Bu sebeple depreme tedarik düşüncesince öncesinde kesinlikle iş yerlerimizde ve evlerimizde tedbirleri almış olmamız ve deprem alelacele yapılacakları önceleri planlamamız, o esnada panikle riskli davranışlarda bulunmamıza bariyer olacaktır. Yapılan planlamaların kesinlikle tatbikata çevrilmesi, deprem çantalarının müheyya olması, kavuşum alanlarının belirlenmesi kabilinden planlamalar insanların o anda yaşayacağı ürkü duygusunu azaltmaya asistan olacaktır. Kişinin o anda ne yapması icap ettiğini bilmesi ve önceleri kılgı etmiş olması rahatlatıcı birlikte gösteriş oynayacaktır."

Depremi yaşayanlarda "tekrar olursa" kaygısı bitmeme edebiliyor

Depremin, gerçekleştikten sonradan da ruhsal şekilde izlerini sürdürdüğünü kail Çağlı, deprem mağduru şahısların ruhsal gerilim tepkileri vermeye deprem bittikten eyyam sonradan da bitmeme edebildiğini aktardı.

Çağlı, korku ve kaygının depremin süresi derece olmadığını, daha daha sonra "Ya gine olursa?" kaygısının sürebileceğini belirterek, "Örneğin, evde nağme değişikliklerine şimdi duygun olmak, biricik başına kalmakta müşkül yaşamak, hab bozuklukları, zihinde baştan yaşantılama, müteyakkız olma ıssız bitmeme edebilir. Bazen bu duygulara suçluluk, öfke, inkar kabilinden havas da zevcelik edebilir." bilgisini verdi.

Yaşanan afetlere verilen artan insanların işlevselliklerini art kazanıp bitmeme edebilme sürelerinin ayrımlılık gösterebildiğini kail Çağlı, birtakım insanlarda afetten aylar sonra, bazılarında ise seneler sonradan bu belirtilerin hala canlılığını koruyabildiğini dile getirdi. Bu hallerde insanlarda sarsıntı sonrası ruhsal gerilim bozukluğu, esef bozuklukları belirtilerinin gözlemlenebileceğini özetleyen Çağlı, bireyin işlevselliği dokunca görmeye başlarsa bilirkişi desteğine başvurmasının önerildiğini kaydetti.

"İkincil travmaya verilen kalanlar da düzenlilik endişesi yaşayabiliyor"

Uzman Psikolojik Danışman Mehmet Akif Aydın da depremin, buna şahsen verilen kalanlara ve hali medyadan izleyenlere türlü üzüntüler yaşattığını anımsatarak, nice şehri etkilemesi, mevsimin şita olması, şeb ½ si meydana gelmesi, yolların bozulmasıyla erişimin güçleşmesi, artçıların hala bitmeme etmesi kabilinden sayımsız faktörün travmaları derinleştirdiğini söyledi.

Bunun nice insanoğlunun uykusunun bozulmasına, depreme ilişkin düzenlilik endişesi yaşamasına, ahiret yolculuğu korkusunun artmasına sebebiyet verdiğini, birtakım insanların civar dü hafta aşırı üşüdüğünü hissettiğini, çiğin ve belinde ıspazmoz ile ağrılar oluştuğunu özetleyen Aydın, bunların tamamının aşırı dip birlikte empatiden ve biçare hissetmekten kaynaklandığını belirtti.

Aydın, deprem sonrası civar zamanlarda, şahsen kıyamet dalında olanların beklenmeyen tepkiler vererek, şimdi çelimli ve sağlam kabilinden göründüklerini fakat devir ilerledikçe kayıplarının acılarını ve sıkıntılarını şimdi etraflıca hissetmeye başladıklarını kaydetti.

Kayıpların boyutuna gereğince levent boylu birlikte matem süreci yaşanacağını, bunu yaşama devam etmenin da metin bulunduğunu aktaran Aydın, insanların duygularını yaşayıp lafa döktükçe alışılagelen yaşama şimdi uyarlanmış olmaya başlayabileceğini dile getirdi. Aydın, "Ailesini, evini ayrıca mutfağını, banyo konforunu, hamam ortamı, bilinen yatağını ütülmek hazırlop değildir. Tüm bunlar aceleci ve ansız birlikte değişimdir ve verilen kalanların acısını derinleştirir." ifadelerini kullandı.

Mehmet Akif Aydın, "Depremi direkt yaşamamış, açıktan strateji etmiş gayrı şahısların görüntülerden etkilenmelerine 'ikincil travma' diyoruz. İkincil travmaya verilen kalanlar da ağırbaşlı anlamda düzenlilik endişesi yaşayabilirler. Durmadan deprem haberlerini seyredip ateş duygulara değini ederler." bilgisini verdi.

Gönüllü psikoterapistlerle bitirdikleri ruhsal yardımlarda, şahısların depreme ilişkin yaşantılarını dinledikten sonra, ilkin etkilendikleri videoları incelediklerinden bahseden Aydın, aşırı ilgilenilen, gine izlenen videolardaki hikayenin, bireyin geçmişiyle birlikte merakı olabildiğini belirtti.

Aydın, havas yeteri kadar yaşandığında, tabir edilip anlamlandırılabildiğinde beynin bellek ve yargılama bölümünün çalışmaya başladığına ayraç ederek, "Yani 'Bir deprem olursa ego ne yapabilirim?' sorusunun cevaplarını arayabilir bir duruma geliyoruz. Deprem çantasını hazırlama, depreme ilişkin pedagoji bilimi alma, hayat üçgeni tevlit ve tatbikata varana derece çözümlerle ilgilenmeye başlıyoruz. Yaşadığımız kavuşum zemininin ve binamızın depreme dayanabilen olup olmadığını araştırıp, tedbirler geliştirebiliyoruz. Sonuç bakımından ilk önce depremlerin değil ihmallerin bizlere dokunca verebileceği gerçekliğine değini ediyoruz. Bu değini yetişkince birlikte davranıştır; bizi ve ailemizi yaşamda dokunabilecek önemdedir." değerlendirmesini yaptı.

Deprem korkusunu bitmek düşüncesince tavsiyeler

Uzman Psikolojik Danışman Mehmet Akif Aydın, depremi uygun yaşamayan fakat olma ihtimalinden rahatsız olan kişilerin, bunu alt etmek düşüncesince izleyebileceği adımları şu şekilde sıraladı:

"Normal rutinlerinize art dönmeye ve en yakınlarınızla ilişkisel bağlarınızı şimdi da derinleştirmeye çalışın. Yakınlık beynimizdeki oksitosin hormonunu artırır, bu da bağlanmayı ve sevgiyi şimdi güzel hissetmemize punt olur. Sürekli deprem görüntüsü arkasında ballanmak yerine, aklınızda artan biraz kareyi canlandırıp bunun duygusuna değini ederek 'Neden bu sahneler şimdi aşırı dikkatimi çekti?' biçiminde sorgulama yapın. Duygularınızı anladığınızda o videolara huzur ilginiz azalacaktır. Eğer depremden müteessir insanlara asistan kazanmak istiyorsanız, kendinize 'Ne seviyede ve ne sıklıkta iane yapabilirim?' sorusunu sorun. Tahammül gücümüzün kadar birlikte yardımda bulunursanız bu size 'İşe yarıyorum.' hissi verecektir. Duygularınızı bazen birlikte deftere edebiyat yahut sizi anlayan birlikte yakınınızla konuşun. Uyumadan önce dem egzersizleri, adale relaks hareketleri ve ilkin fasile içinde 'iyi geceler' seremonisi yaparak uyumaya çalışın."

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3493+59
2Fenerbahçe3489+58
3Trabzonspor3458+15
4Başakşehir FK3452+7
5Beşiktaş3451+5
6Kasımpaşa3449-3
7Çaykur Rizespor3449-6
8Alanyaspor3448+3
9Sivasspor3448-4
10Antalyaspor3445-3
11Adana Demirspor3441+2
12Kayserispor3440-9
13Samsunspor3439-7
14MKE Ankaragücü3438-3
15Fatih Karagümrük3436-2
16Konyaspor3436-14
17Gaziantep FK3434-15
18Hatayspor3433-10
19Pendikspor3430-32
20İstanbulspor3416-41
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Eski Günler