İstanbul
7 senedir evli bulunan Budak çifti, Ukrayna'da yarık sağlayan muharebede Kiev'deki evlerine andıran müşterek yere bomba düşmesiyle yakındaki müşterek ayrıksı şehre gitti. Çift, orada da binaların bombalanmasıyla ülkeyi ayrılma etmeye değişmeyen verdi.
Budak çifti, rastgele şeye karşın Ukrayna'da durum arkalamak isteseler de 5 yaşındaki çocuklarını fikren bu güçlü sonucu aldı.
Ukraynalı müzikçi ve sarıklı Elena Budak, AA muhabirine icra ettiği açıklamada, mücadelesi tek beklemediklerini, hala sersem bulunduğunu söyledi.
İlk bombanın peşi sıra günlerce uykusuz kaldığını ve ağladığını tamlayan Budak, "Savaşın başladığı akşam uyuyamadım, sıkıntıdan daim habbe içre dolaştık. Sonra yatınca müşterek bomba sesi duydum. Eşimin arkadaşları arayıp Rusya'nın hücum başlattığını söyledi. Başka bomba sesi de duyduk. Gece de Kiev'de nehrin sol tarafında yakınımızda müşterek ev bombalandı. Dışarıya çıkmaya değişmeyen verdik." dedi.
Savaşın moralini madun fevk ettiğini ve hastalanmış bulunduğunu dile getiren Elena Budak, ülkesini ayrılma etmeyi tek istemediğini vurguladı.
"Ukraynalılar zat yurtlarını savunuyorlar"
Elena Budak, Kiev'den sonraları geçtikleri Gostomel'in de bombalanmasının peşi sıra eşinin Türkiye'ye neşet buyurmak düşüncesince ısrarcı bulunduğunu belirterek, şu şekilde devem etti:
"Benim ateşim yükseldi, hastalanmış oldum. Eşim beni boşaltmak istiyordu. Bense 'Burası benim evim, nereye gideceğim?' diyordum. Eşim beni zorladı çıkmaya. Arkadaşım da benim üzere değerlendirmek istemedi. Bizim ülkemiz, bizim çocuklarımız, bizim hayatımız. Buradan kesinlikle çıkalım. Eşim Türk olmasa büyümek istemezdim. Belki çocuğum düşüncesince çıkardım. Kim askerlere kemirmek verecek? Ukraynalı kızlarla alım çalım duyuyorum, dayanaklık buyurmak veriyorlar, insanoğlu Rusların karşısına çıkıyorlar. Ukraynalılar zat yurtlarını savunuyorlar. Bunun (savaşın) kesinlikle bulunduğunu anlayamıyorum. Lütfen Ruslar gidin, bura bizim ülkemiz. Türkler siz de konuşun, dayanaklık buyurmak olun bize. Çocuklar ölüyor. Her nesne gerçek."
Zorlu müşterek yolculuğun peşi sıra Türkiye'ye geldiklerini ancak kalbinin Ukrayna'da bulunduğunu dile getiren Elena Budak, "Yolculukta bizlere Türkler kemirmek verdi, yunak çorba içirdi. Gazeteciler geldi ne işe yaradığını anlattık. Herkes konuşuyor, dayanaklık buyurmak veriyor. Bu harp ne devir biterse tığ doğrudan döneceğiz. Ülkemde hayatta olgunlaşmak orayı gine bina buyurmak istiyoruz." dedi.
"Romanya'da insanoğlu aşırı asistan oldu"
Yüksel Budak da 7 senedir Ukrayna'da istekle kaldığını ve Türkiye'deki üzere şen yaşadığını söyledi.
Eşinin rastgele şeye karşın ülkesini ayrılma buyurmak istemediğini tamlayan Budak, "Savaş başlayınca müşterek gündüz Kiev'de kaldıktan sonraları şehirden çıktık. Jitomir'e geçtik. Köprü bombalandı elan sonraları Vinnıtsya'ya gitmeye değişmeyen verdik. Eşim Vinnıtsyalı. Eşim Ukrayna'yı ayrılma buyurmak istemedi tek çocuğumuz bulunduğu düşüncesince onu ego zorlayarak çıkardım. Moldova uç kapısına gittik. Biz çıkarken sınırlar güvenliydi. Hem Romanyalılar hem Moldovalılar bizlere aşırı iane ettiler." niteleyerek konuştu.
Budak, Romanya'da kişilerin kendilerine aşırı asistan bulunduğunu anlatarak, şunları anlatım etti:
"Yolda Romanya'da müşterek alım satım merkezinde kemirmek yedik. Ukrayna'dan geldiğimiz düşüncesince yapmak istememize karşın bizlerden mülk almadılar. Eşim hastaydı, hastaneye gittik. Orada da bizlerden mülk almadılar. Arkadaşlarımızın otomobili bozuldu ve tamire götürdüler. Romanya'da onlardan da mülk almadılar. Biz geçmiş çıkanlardan olduk. Odessa kabilinden Romanya kısmına devrolmak arzu edenler çıkamadılar. İnsanlar uç kapısında 3-4 gündüz beklediler. Havalar soğuk. Benzin bilmek zor. Her tarafta şahıslara iane ettiler."
Ukrayna halkının gösterdiği direnişi de ölçüm ettiğini dile getiren Yüksel Budak, "Ukrayna insanı aşırı cesur. Genci yaşlısı Ukrayna bayraklarıyla, kesinlikle Türk vatandaşları 15 Temmuz’da tankların önüne durdu, onlar da anca tankların önüne geçiyorlar." dedi.
