Malatya
Malatya'da 6 Şubat'taki Kahramanmaraş merkezli depremlerde ciddi hasar düzlük evlerin bazıları, evvel Yeşilyurt merkezli 5,6 büyüklüğündeki depremde yıkıldı.
Şeyhbayram Mahallesi Destek Sokak'taki yapının 4'üncü katındaki hasarlı evlerine yük kabul etmek düşüncesince giren 57 yaşındaki Aziz Deliktaş ve 25 yaşındaki kızı Şeyma da toy depremde çöküntü altında kaldı.
Ekiplerin yapının enkazında kontrol istirdat emek vermesi kararı bozulmamış çıkarılan ata kızın Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavisi sürüyor.
Üç bebek babası Aziz Deliktaş, AA muhabirine, yakınlarda her insanın eşyalarını alması hakkında eve geldiklerini söyledi.
Evde depreme yakalandıklarını özetleyen Deliktaş, "Kızım döşek odasındaydı ve 'Baba sallanıyoruz' dedi. Ben de 'Kızım bana akla yatkın gel' dedim. Banyoya girdik. Mesafe azdır diyerek 'belki kurtulabiliriz' dedim. Diğer odalar az buçuk büyük. Bizi Allah kurtardı. O an kızıma sarıldım. Biz o esna ayaktaydık. Dolap ayaklarımızın adına düştü. Sonra yere düştük. Kızımla baş başa o tam ağladık." dedi.
Deliktaş, "Neredesiniz" diyerek seslenen ekiplere 4'üncü kattaki banyoda olduklarını söylediklerini dile getirerek, "Devletimizden ve dört başı mamur ekiplerden Allah razı olsun. Biz 2,5 zaman ordaydık, bizi oradan kurtardılar." diyerek konuştu.
"Herkes benim kabil bahtlı da olamaz"
Depremzedelere hasarlı evlere girmemesi anlamında çağrıda mevcut Deliktaş, şunları kaydetti:
"Çadırda yahut taşın üzerinde yatın lakin binalara girmeyin. Hasarlı bulunan binalara on paralık girmeyin. Ben bunu yaşadım. 'Benim evimde hasar yok' diyerek gine girmeyin. Aç etli lakin gine girmeyin. Ben o 2,5 saate neler yaşadım, onu kadın bana sorun. 25 yaşındaki kızım yanımdaydı. Enkazda, 'Allah'ım ego yaşımı gördüm, ne olabilir kızımı bağışla' diyerek afsun ettim. Ben binaya girdim bozulmamış çıktım lakin hacısı hocası benim kabil bahtlı da olamaz. Buna da şükürler olsun. Allah bizi kurtardı. Dışarı çıkınca baştan dünyaya mevrut kabil oldum. Benden ilkin kızım çıktı, kısaca 10 çağ sonraları da ego çıktım. Köyünüze, akrabalarınıza yahut deprem sıfır illere gidin. Allah devletimizden ve sağlıkçılarımızdan ve öbür ekiplerimizden razı olsun. Altının da trilyonun da olsa girmeyin. Ben indinde ceket indinde pantolon düşüncesince girdim. Alacak durumumuz da vardı lakin bulunan oldu."
"Kesinlikle ciddi hasarlı binalara girmeyin"
Şeyma Deliktaş ise 6 Şubat'taki evvel depreme evlerinde ana ve babasıyla yakalandıklarını, hariç çıktıklarını ve indinde başağrısı yaşamadıklarını söyledi.
İkinci depremde evlerinin ciddi hasar alması dolayısıyla köye gittiklerini özetleyen Deliktaş, "Geri gelip eşyalarımızı, giysilerimizi alalım dedik. Babamla evvel ikimiz üst çıktık. Annemi üst çıkartmadık, güzel ki de çıkartmamışız. Yukarı çıktıktan sonraları 10 çağ ortamında deprem oldu. Bir anda rastgele toprak yerle indinde oldu." dedi.
Deliktaş, "Eşyaymış, malmış, şuymuş, buymuş banko ciddi hasarlı binalara girmeyin." ifadesini kullandı.
Enkaz altından "Kurtarın bizi" diyerek bağırdıklarını özetleyen Deliktaş, laflarını şöyleki sürdürdü:
"Elimi yukarıya akla yatkın kaldırdım. Ekipten biri gördü. O anda doğrusu hafriyat emek harcamaları başladı. Üstümüzde üç yazboz tahtası vardı. O tahtaları çıkardılar. Hepsinden Allah razı olsun. 2-2,5 zaman ortamında bizi çıkardılar. Resmen indinde mucizeydi. Enkazdayken hoppadak bağırdığımı hatırlıyorum. Bana yastık verdiler, başımı yastığa koydum ve başımı on paralık kaldıramadım. Yukarıdakilere 3-4 kat 'bizi kurtarın' diyerek bağırdım. Ondan sonrasını on paralık hatırlamıyorum. Baygın değilim lakin gözüm bağlı şekildeydi."
Enkazın altında 10-15 çağ kaldığını zannettiğini tamlayan Deliktaş, kurtarıldığı düşüncesince Allah'a şükrettiğini dile getirerek, "Hiç çıkamayacağım sandım zira belimin ortasına kiriş düştü. Belim baş döndürücü ağrıyordu lakin Allah'a şükür geldik. Şimdi de ayağımı, bozulmamış bacağımı hissetmiyorum lakin başağrısı bulunmayan baş döndürücü şükür, geçecek." diyerek konuştu.
