Kendi 53, kalbi 35 yaşına girdi

İzmir

İzmir'de kalp nakilli gazeteci Çağatay Çağlar, 53. gözyaşı gününü kutlarken, hediye kanalıyla ona ikinci ortak hayat sunan kalbi de 35 yaşına girdi.

İzmirli gazeteci Çağatay Çağlar, 38 yaşlarındayken kalp kasları enerjisini yitirmeye başladı.

Hastanede 3 sene devam eden koyu tedavilere karşın sağlığına kavuşamayınca Çağlar'a Ege Üniversitesi (EÜ) Hastanesinde bireşimli kalp aleti takıldı.

Çağlar, 8 ay süresince kalbine koku pompalayan cihazdan, nakil haberiyle kurtuldu.

Aydın'da çalışmış olduğu iş durumunda akıl kanaması nâkil 23 yaşındaki Orhan Şadıllı'nın organları ailesi kabilinden bağışlandı.

Şadıllı'nın kalbi, EÜ Kalp Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Özbaran başkanlığındaki grup kabilinden 10 Şubat 2010'da Çağatay Çağlar'a takıldı.

Kalp naklinin yapıldığı günden buyana güzeşte 12 yılda, Çağatay Çağlar bire ortak hastalıkla savaşım edenlere dayanaklık kılmak hasretmek neredeyse Kalp Hastaları ve Nakillileri Derneğini kurdu.

Sağlık sorunları ve kazançlı teessürat dolayısıyla devir hin topluluk başkanlığını salıverme noktasına gelse de Çağlar, ikinci ortak hayat şansı kesbetmek isteyenlere sırtını dönmedi ve kurduğu derneğe 3 bine yaklaşan isim aza oldu.

İzmir'in güzel spor kulübü Göztepe'nin zerrin ve al renklerine, mesleğine ve geçinme disiplin sıkıya ilişkin Çağatay Çağlar, 53. veladet gününü, 35 yaşındaki kalbi ve düş verdiği 3 bin ferdin anahtar desteği ile kutladı.

Orhan Şadıllı'nın ailesiyle kalp bağı sürüyor

Çağatay Çağlar, İzmir'in Göztepe semtindeki evinde AA muhabirine, 12 sene süresince kalbiyle yaşamış olduğu Orhan Şadıllı'nın ailesiyle görüştüğünü ve onları ailesi kabilinden gördüğünü söyledi.

Kalbi affeden Aydınlı ailenin aşırı çetince eyyam geçirdiğini kaydeden Çağlar, "Kalbini taşıdığım Orhan Şadıllı'nın mezarına gidiyorum. Ailesiyle de tanıştım ve daima haberleşiyorum. Kardeşleriyle beniz yüze görüşüyorum. Annesi benimle hoppadak telefonla görüşebiliyor. Beni görmeye apiko değil ancak anbean dualarımdalar." dedi.

Çağlar, çor sürecinde çetince günlerde şahıslara düş olacak ortak topluluk oluşturmayı erek edindiğini tabir ederek, aralarında kalp nakillilerin de bulunmuş olduğu 7 kişiyle Kalp Hastaları ve Nakillileri Derneğini kurduklarını anlattı.

Amaçlarının kalp hastaları ile kalp nakli adaylarına ruhsal dayanaklık kılmak verip yardım getirmek bulunduğunu tabir fail Çağlar, uzuv bağışı farkındalığı peydahlamak düşüncesince de etkinlikler düzenlediklerini aktardı.

Çağlar, derneğin kazançlı sıkıntılara karşın ayakta kaldığını ve aza sayısının 3 bine yaklaştığını kaydederek, çalışmalarını şu şekilde özetledi:

"Derneğimizin Türkiye'nin herhangi ortak yerinden, Avrupa'dan üyeleri var. Özellikle içtimai iletişim araçları hesapları üstünden iletişimimizi sürdürüyoruz. Benim telefonumu 7 çağ 24 vakit arayabiliyorlar. Dertleşmek isteyenler, rahatsızlığına hal arayanlar, önerileri olanları derneğe onama ediyoruz. Kalp hastalığıyla savaşım bedava ortak nesne değil. İnsanlar ruhsal adına en önemsiz kalp hastalığında üstelik ne yapacaklarını şaşırıyorlar. Biz de manen elimizden mevrut desteği veriyoruz. Fiziksel adına da yönlendiriyoruz."

Hastanede yatmış olduğu günlerde tek hariç çıkamamanın acısını, üzüntüsünü yaşadığını, yağmurda ıslanmanın üstelik ne denli iri devlet bulunduğunu keşfettiğini özetleyen Çağlar, "Bana takılan kalbin kıymeti milyonlarla ölçülmez. 12 senedir yaşadığıma şükrediyorum. Bundan sonradan çoluğuma çocuğuma hayır olmaya çalışacağım, uzuv bağışına dayanaklık kılmak olmaya da bitmeme edeceğim." dedi.

Para isteyenlere dikkat

Nakil beklediği günlerde kendisini diyar dışından arayan bazı şahısların dünyalık karşılığı kalp önerisinde bulunduğunu tabir fail Çağlar, "Dernek üyelerimize de bu insan tekâlif geliyor. Maalesef bu işi karşılayıcı insanoğlu var. Aradıkları hastaları da, kusur duyurusunda bulunması durumunda, dirilik güvenliği ve ailesinin dirilik güvenliğiyle gözdağı ettiklerini duyuyoruz. Üyelerimiz bizi arayıp 'Ne yapalım?' niteleyerek soruyorlar. Bu teklifleri ciddiye almamalarını söylüyor ve diyalog kurmamalarını söylüyoruz. Yasal yollarla süreci yönetmelerini istiyoruz." niteleyerek konuştu.

Çağlar, çetince günlerinde hastaların beraberinde toprak yerlerin unutulmadığını, unutulmayacağını dile getirerek, bağışçı aile, Ege Üniversitesi Hastanesi doktorları ve sonuç çağda evde görev hizmetlerini tay tay arabası Eşrefpaşa Hastanesi esenlik personeline de teşekkürname etti.