İstanbul
İstanbul Büyükşehir Belediyesinin (İBB) günah piyasası ortamında arazi düzlük iskân yerlerinden ve endüstri bölgelerinden başlayarak denize cari bazısı dereler, çevreye necaset ve çirkin dem yayıyor.
Lağım ve atılmış sular dolayısıyla sivrisinek ile gayrı dokuncalı haşerelerin çoğalmasına hastalık bulunan dereler, bulaşan rahatsızlıkların deposu biçimine geliyor.
Söz konusu derelerin çevresinde zihayat yurttaşlar senelerdir yaşadıkları bu soruna yetkililerin hal bulmasını arzu ediyor.
Menekşe Deresi'nin suyunun rengi değişti
Küçükçekmece kazasından Marmara Denizi'ne dökülen Menekşe Deresi'nin suyunun kahverengine döndüğü ve bazısı yerlerde yosunlaşmaların oluştuğu görülüyor.
Çok sayıda cevelan ve balıkçı teknesinin otopark noktayı noktası bulunan dereden çevreye bazısı vakitler çirkin kokuları yayılıyor.
Mimar Sinan Köprüsü civarında, derenin renginin henüz koyulaşarak kızıla yaklaştığı gözlemlendi.
Dereye yaklaşan durma fail Şehmuz Tekin, çevredeki fabrikaların suyunun nehire dağılmış olabileceğini belirterek, "İleride çokluk yer aldığı düşüncesince necaset arka geliyor. Temizlik oluyor, anladığım kadarıyla uğraşıyorlar ama ne olacak bilmiyorum. İnşallah dereyi temizlerler." dedi.
Tarabya Deresi'nde necaset sürüyor
Sarıyer Tarabya Mahallesi'nin iç kesimlerinden başlayarak İstanbul Boğazı'na dökülen Tarabya Deresi'nde de necaset ve nitelik değişim işlemi gözlemlendi.
Yakınlarında epey sayıda habbe bulunmuş yer aldığı derenin debisinin ceninisakıt yer aldığı ve bazısı kısımlarının kurumuş yer aldığı görüldü. Uzun seneler Tarabya Deresi'nin beraberinde durma fail Mehmet Ekinci, dereden iğrendirici su aktığını söyledi.
Ekinci, nehire cari su yolunun birlikte bölümüne büz döşendiğini belirterek, "Geri kalanı ağaçlık diyerek bırakmışlar. Biz deriz ki büz döşensin, izlek minval yapılsın." dedi.
Dere dair İSKİ ve İstanbul Büyükşehir Belediyesinin mesuliyeti birbirine yada Sarıyer Belediyesinin hesabına attığını özetleyen Ekinci, "Bize 'Projeye aldık.' diyorlar ama özü yok, birçok dönemdir böyle." diyerek konuştu.
Ekinci derenin çirkin koktuğunu dile getirerek, "Daha geçmiş merhum kayınbaba buradaki suyla abdest alırmış. Temiz su akarmış buradan, içerlermiş, demincek balçık akıyor." ifadesini kullandı.
"Binaların dört başı mamur geriz döşemi atıkları nehire bağlandı"
Maltepe kazasından Marmara Denizi'ne dökülen Dragos Deresi'nde de devir zamane yaşanmış bulunan necaset ve çirkin dem semt sakinlerini tasalı ediyor.
Dragos Deresi'nin yakınında durma fail Costa Halamidis, poyraz yer aldığı devir deredeki dört başı mamur pisliklerin denize aktığını söyledi.
Bir müddet öncesine derece derede sandalların bulunduğunu fakat necaset dolayısıyla bunların kaldırıldığını dile getiren Halamidis, şunları anlattı:
"Binaların dört başı mamur geriz döşemi atıkları nehire bağlandı. Bu dere kanalizasyonu denize boşaltıyor. Burada gezemezsin, duramazsın. Bazen epey iğrendirici kokuyor. Şu an dere dip gri, epey çirkin renk, dört başı mamur saptırmalar var. Deniz, koli basili, bakteri doluyor. Denizde deli dolu balık bulamazsın, ölüyorlar. Buradan denize girmek, kendini ölüme atmaktır, imkansız."
Kolağası Deresi'ne bölgedeki evlerin geriz suları karışıyor
Sarıyer Rumeli Feneri Mahallesi'nin içerisinden geçerek Karadeniz'e dökülen Kolağası Deresi'ndeki necaset de yakınlarda zihayat esnaf ve vatandaşların tepkisine hastalık oluyor.
Bölgedeki evlerin geriz sularının akmış yer aldığı ve çöplerin bulunmuş yer aldığı derede, suyun renginin de griye döndüğü görülüyor.
Kirlilikten ve çirkin kokudan ötürü sivrisineklere ve hastalıklara etken bulunan dereden, mahalle sakinleri şikayetçi.
Rumeli Feneri Mahallesi Muhtarı Serkan Gerçek, mahalledeki derede geriz suyu, çirkin dem ve sivrisinek denli sağlığı etkileyen sorunların bulunduğunu belirtti.
Rumeli Feneri'nin gezinsel birlikte arazi bulunduğunu özetleyen Gerçek, Rumeli Feneri Kalesi'nin elden beraberinde hakeza birlikte derenin bulunmasının gezinsel birlikte alana yakışmadığını kaydetti.
Haramidere Deresi'ne endüstri fabrikası atıkları karışıyor
Esenyurt Haramidere Deresi'nin, Selahaddin Eyyubi ile misal mahallelerinin kesiştiği kesimden cari bölümünde, bölgedeki kanallardan cari bulaşık su, dere suyunun köpürmesine hastalık oluyor.
Boya ve plastik denli ağırbaşlı endüstri fabrikaları ile Esenyurt Belediyesi kurban kesimhanesinin önünden sabık dereden de çevreye devir zamane çirkin kokular yayılıyor.
Bölgede derinliğine zamandır esnaflık karşılayıcı Cem Kuyumcuoğlu, çevredeki üretimlik atıklarının nehire karıştığını söyledi.
Dereye cari sıvının kimyevi bulunduğunu tamlayan Kuyumcuoğlu, "Akşama derece cins yazar elvan akıyor, kırmızı, mavi, sarı. Bütün fabrikaların atıkları burada. Yazın sivrisinek oluyor, laşe denli kokuyor, burada durulmuyor. Fabrika atıkları buraya verilmesin yada özleştirme konulsun. Bu dere şişman ihtimalle Marmara Denizi'ne akıyor. 1975'ten buyana buradayım. Eskiden denize girerdik, demincek giremiyoruz. Bu necaset yer aldığı sürece de girilmez, çocuklarımıza yazık." ifadelerini kullandı.
Ayamama Deresi'ne müdahil atılmış sular, çirkin dem ve kirliliğe hastalık oluyor
Bakırköy'de İSKİ Ataköy İleri Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi'yle fabrikalar ve iskân yerlerinin yanından sabık Ayamama Deresi'ne kanallardan atılmış su karışıyor.
Marmara Denizi'ne dökülen derenin bazısı kısımları atılmış suların da etkisiyle köpürüp yosunlaşıyor. Dereden çevreye çirkin kokular yayılırken, bazısı kısımlarında ise suyun renginde değiş yaşanıyor.
Mahalle sakinleri de dem ve necaset dolayısıyla şikayetçi oldukları nehire yetkililerin hal bulmasını istiyor.
Kokudan kırgınlık duyan vatandaşlardan Atılay Öznur, derede birlikte çalışmanın gerçekleştiğini söyledi.
Öznur, nehire revan kanalların kalın pıtrak açıldığını dile getirerek, "(Deredeki) Bütün atıklar laşe denli kokmaya başlıyor. Biz birlikte dü kez şikayetçi olduk. Şikayetçi olunca kapatıyorlar ama henüz sonraları tekrar açılıyor. Son dü haftadır daima açık. Tüm kent sakinleri kendisine şikayetçiyiz." dedi.
Çengelköy Bekar Deresi, bulaşık suları ile Boğaz'ı kirletiyor
Üsküdar Bosna Bulvarı'ndan Çengelköy Sahili'ne derece uzanan Bekar Deresi'nin Boğaz'a döküldüğü yerdeki necaset ve çirkin koku, mekân halkını ve esnafı tasalı ediyor.
Yurt içi ile dünya dışından Çengelköy'e ziyarete gelen, esnaftan alım satım yapmış olup sahilde devir eylemek talip domestik ve ecnebi turistler de kirlilikle çirkin kokudan şikayetçi.
Bölgedeki esnaf ise alıcı kaybetmemek ve çirkin kokunun içeriye girmesini engel olmak düşüncesince iş yerlerinin aut cephesine sabık yıl koyduğu vantilatörleri, probleminin çözülmemesi dolayısıyla hala kaldırmadı.
Çengelköy'de sahilde gezen Onurcan Bacak, çevreyi görmek, incelemek ve Boğaz'ın güzelliği düşüncesince burada bulunduğunu tabir ederek, şunları aktardı:
"Fakat erişince az buçuk henüz çevreye baktığımızda az buçuk necaset var. Bu gidiş da kılıç İstanbullular kendisine insanoğlunun içini az buçuk acıtıyor. Biraz da şu tarafa (dereye) baktığımızda az buçuk geriz ve sınai necaset var. Bunu görür görmez bakıyoruz, İstanbul tarihi, kadim birlikte kent. Buranın biyoçeşitliliğine, güzelliğine hakeza yakışmıyor. Biraz henüz düzenlense, az buçuk henüz temizlense İstanbul'a yerinde birlikte biçimde hepimiz düşüncesince de henüz elleme olabilir, henüz bahtiyar olabiliriz. Temizlik bizim düşüncesince önemli. Çevre bilincinin oluşması lazım."
Alibeyköy Barajı'na cari derenin taşımış yer aldığı bulaşık su çevreyi gözdağı ediyor
Sultangazi’de İSKİ'nin Atıksu Terfi Merkezi'nin tarafındaki dereden cari bulaşık su, çevreye çirkin kokular yayıyor.
Alibeyköy Barajı'na uzanan deredeki su, devir zamane mavi, yeşil ve yağız renkte akıyor. Sudaki nitelik değişiminin çevredeki fabrikaların atıklarından kaynaklandığı belirtiliyor.
Dere çevresinde biriktiği tanıdık çöpler, mekân sakinlerinin sağlığını da gözdağı ediyor. Mahalle sakinleri, çöplerin toplanması ve derenin ıslahı düşüncesince yetkililerin düzentileme başlatmasını istiyor.
Ayazağa Deresi'ne cari geriz suyu şikayetlere hastalık oluyor
Sarıyer'deki bazısı sitelerin geriz suyunun 3 yılı fazla süredir akmış yer aldığı Ayazağa Deresi'ndeki çirkin dem ve görüntüden şikayetçi bulunan semt sakinleri, yetkililerden hal bekliyor.
Ayazağa Mahallesi Muhtarı Mustafa Karaman, 3 senedir geriz suyunun mahallenin deresine aktığını, vatandaşların şikayetçi bulunduğunu ve birlikte hal beklediklerini söyledi.
Ayazağa Deresi'nin Haliç'e aktığını tamlayan Karaman, İSKİ'nin birlikte an geçmiş harekete geçmesini isteyerek, şöyleki bitmeme etti:
"Bahçeköy'de ormanın içerisindeki villaların geriz suları yer aldığı denli bizim mahallenin içerisine akıyor. Normalde İSKİ'nin elleme birlikte ıslahat emek vermesi yaparak burayı arama dibine alması gerekirken geriz suyu aracısız Ayazağa Deresi'ne akıyor. Özelikle gökçe edebiyat burada pislikten, kokudan, sinekten duramıyoruz. Vatandaşımız epey tasalı oluyor. Sürekli telefon açıp yakınma ediyorlar, toplumsal medyaya yazıyorlar. İSKİ'ye defaatle istida yazdık. Gelen yanıtta 'Yatırım planına aldık, yapacağız.' deniliyor. Başka denen birlikte nesne yok. Ama 3 yıldan buyana hala birlikte düzentileme yapılmadı. Bir an geçmiş dere yatağındaki kâffesi bu iğrendirici atılmış sular temizlenmeli."
İstinye Deresi'nin yaymış yer aldığı çirkin dem çevreye kırgınlık veriyor
Sarıyer'de İstinye Deresi'nin yaymış yer aldığı çirkin koku, vatandaşları ve esnafı tasalı ediyor. İstinye Mahallesi'nde Sarıyer Caddesi'nden başlayarak sahile derece bitmeme fail İstinye Deresi'nin yaymış yer aldığı dem ile dere yatağı ve koyda biriken atıklar, yakınlarda kırgınlık oluşturuyor.
Mahalle sakinleri ve esnaf, dere temizlenmediği düşüncesince yağışların gelmesiyle de kokunun birlikte elleme artmasından şikayetçi.
Derenin bulunmuş yer aldığı caddede iş noktayı bulunan esnaf Necmi Yegen, derenin çabucak temizlenmesi icap ettiğini söyledi.
Deredeki necaset dolayısıyla sivrisineklerin de arttığını tamlayan Yegen, "İstinye Deresi'nden yayılan kokudan ve sivrisinekten durulmuyor. Dere temizlenmiyor. Gelen dört başı mamur rahmet suları, kanaldaki kir ortamında kalıyor. Bu da kokuya hastalık oluyor. Normalde temizlenmesi lazımdı, hem dem yapmaması düşüncesince bununla beraber sivrisineklerin çoğalmaması için. Evde sivrisinekten uyuyamıyoruz. Pencereleri açamıyoruz." diyerek konuştu.
