İstanbul
İdris Tanrıverdi, 1935 senesinde Elazığ'da dünyaya geldi. 1 yaşlarındayken ailesiyle İstanbul'a barhana fail Tanrıverdi, 1949 senesinde Rum birlikte ailenin yanı sıra kefeli mizan mesleğiyle tanıştı. Dönemin ünlü kefeli mizan üreten firmasında 31 sene etkin Tanrıverdi, Türkiye'nin en elleme "hassas mizan ayarlayan" ustalarından bir tanesi olmayı başardı.
Rumların İstanbul'dan ayrılmasının peşi sıra özlük firmasını açarak mizan üretmeye bitmeme fail Tanrıverdi, ürettiği terazileri hem Anadolu'ya bununla birlikte diyar dışına gönderdi. Elektronik ve bilgisayarlı terazilerin çıkmasıyla İdris Tanrıverdi'nin mesleği de namevcut olma tehlikesiyle dirlik karşıya kaldı.
Mesleğini yaşatmanın yollarını arayan Tanrıverdi, yıllarını verdiği terazilerin biblolarını üretmeye başladı.
Şu anda en küçüğü 5,5 santimetreye 11,5 santim bulunan 7 boyutta mizan karşılayıcı İdris Usta, yaşına karşın Eyüpsultan'da fakat 2 ferdin sığabildiği atölyesinde çalışmaya bitmeme ediyor.
İlk terazisini Fenerbahçeli söylence topçu Lefter düşüncesince yaptı
Mesleğinin inceliklerini ve yaşamını AA muhabiriyle paylaşan Tanrıverdi, ustalarını seyrederek mizan yapımını öğrendiğini söyledi.
Mesleği öğrendikten sonradan elleme işler çıkarmaya başladığından bahseden Tanrıverdi, "Güzel ve ayarlı yapacağıma inanılmış bulunduğu düşüncesince patronumun akrabası bulunan Lefter Küçükandonyadis'e mizan yapmamı istedi. Bir kilogram çekici geçmiş terazimi ona yaptım. Bizim sistem elektroniğe yenildikten sonradan ıvır zıvır mizan hazırlamaya başladım. En ufağı ve en büyüğü ika hırsı dünyaya geldi bende. Baharatçı terazisi imal ederek başladım. Hatta umreye gidenler, benim terazileri görmüş. İsmini görenler aşırı alım çalım duymuşlar. Suudi Arabistan'a revan teraziler arama edilir, beğenilmezse atılıyordu. Suudi Arabistan'da zamanın yetkililerinden bana teşekkürname mektubu geldi." niteleyerek konuştu.
İşini isteyerek yaptığını dile getiren Tanrıverdi, "Sevdiğim ve sempatimin bulunduğu iş. Ayaklarım ellerim tuttuğu müddetçe bu işe bitmeme edeceğim. Yaşamak için, levent boylu berhayat olmak düşüncesince yapıyorum bu işi." dedi.
"Türkiye'de birlikte on paralık ego yapıyorum"
Tanrıverdi, biblo mizan yapmanın ağır ve mütekait birlikte iş bulunduğunu belirterek, şu şekilde bitmeme etti:
"1,5 ayda 17-18 kıta yapıyorum. Büyüklerinden günde 1 kıta bitiriyorum materyal anık olursa. Küçükleri, en ufaklarını fakat haftada bir, ayrıca 10 günde biricik yapıyorum. Hepsini elle yapıyorum. Makineyle, robotla yapmıyorum. Çok ağır oluyor. Ufaklarda en küçük sorumluluk elden kendini gösteriyor. Türkiye'de birlikte on paralık ego yapıyorum. Sadece Türkiye'de değil dünyada birlikte on paralık ego yapıyorum. 7 epope mizan yapıyorum. 3 epope da doğruluk tipi mizan yapıyorum. Askılı, zincirleri var. Malzemeleri nereden makul bulursam oradan alıyorum. İşlenmesinden çevre şirin materyal alıyorum."
Çırak bulamamaktan şikâyetçi Tanrıverdi, iri teraziler düşüncesince 200'ün üstünde kişiyi yetiştirdiğini, fakat biblo mizan düşüncesince şakirt bulamadığını anlattı.
Günlük yaşamından da bahseden Tanrıverdi. "Evim Beylikdüzü'nde. Metrobüsle gidip geliyorum. Sabah kalkarım, namazımı kılarım. Kahvaltıdan sonradan koruya giderim. 2-3 cevelan atarım. Sonra metrobüse yürürüm. Saat 08.30'da açıyorum dükkanımı. Akşam 18.30'da paydos ediyorum. 20.00'ye DOĞRU evdeyim. Eve gitmeden ilkin koruda seyir yaparım." niteleyerek konuştu.
