İdlib
Esed diyeti ve destekçilerinin bombardımanları yüzünden yerlerinden edilen siviller, İdlib'de müşterek kışı şimdi evlerinden uzakta geçiriyor.
İdlib kırsalında cılız çadırlarda artan aileler, güçlü kış şartlarıyla da uğraş ediyor.
Milyonlarca sivilin yaşamış olduğu düğün kamplarında ehliyetli enfrastrüktür bulunmuyor.
Yağışlı havalarda çadırların çerden çöpten ve daim sulanmış olması, istinas sorununu şimdi da artırıyor.
Küçük çadırlarda canlı canlı aileler, ısınmakta ve gereç bulup satın almakta şişman külfet yaşıyor.
Rüzgarlı havalarda yıkılan çadırlar, devir kurnaz kar yağışları nedeniyle ailelerin karşı çöküyor.
Aileler, yaşadıkları dramın sonuç bulmasını ve senelerdir ırak kaldıkları evlerine yeniden dönmeyi görüntü ediyor.
"Çadırlar yırtılmasın diyerek kapatma yapmaktan korkuyoruz"
İdlib'in doğusundaki Ataa Kampı'nda canlı Muhammed Ebu Adnan, AA muhabirine, kış aylarında kampta ağır şerait altında yaşadıklarını söyledi.
Kampta canlı sivillerin yetirince yakıt bulamadığını tabir fail Abu Adnan, "Kömür ve odun yakıcı ailelerin evlatları dem darlığı ve astım az daha hastalıklara yakalanıyor." dedi.
Abu Adnan, "Siviller güzeşte sene ateş dramlar yaşadı. Çadırlar yıkıldı. İnsanlar bitkin oldu. Geceleri, komşularının çadırlarında etmek mecburiyetinde kaldı. Yaklaşık 7 senedir çadırlar ve yağmurluklar değiştirilmedi. Çadırlar yırtılmasın diyerek kapatma yapmaktan korkuyoruz." ifadelerini kullandı.
"Gıda ilkin peyda etmek az daha herhangi müşterek şeye ihtiyacımız var"
Semire Haffevi de bu senenin da güzeşte sene az daha soğuk bulunduğunu dile getirerek "Kış ayları aşırı ağır geçiyor. Çünkü maddesel olanaklar yok. Durumumuz aşırı çirkin olsa da Allah'a aşırı şükür. Borç mülk bulursak yaşıyoruz. Eşim çalışmış olduğu devir borçları ödüyor. Gıda ilkin peyda etmek az daha herhangi müşterek şeye ihtiyacımız var." diyerek konuştu
Lazkiye'nin doğusundaki Selma köyüne Esed diyetinin saldırıları kararı gücün yerinden edilen Suphi Suphi de "Burada 7 senedir yaşıyorum. Yaşam koşullarımız çirkin ve borçla yaşıyoruz." dedi.
