Mersin
Mersin'de 24 haftalıkken prematüre namına 460 gram ağırlığında doğan bebek, 137 günce tedavisinin peşi sıra annesiyle buluştu.
Akdeniz ilçesinde canlı 28 yaşındaki Meryem Sevim, hamileliğinin 20. haftasında sancılarının başlaması hesabına benzeri Kemal Sevim çeşidinden Mersin Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürüldü.
Buradaki kontrollerinde gebeliğe ilişkin faziletkâr gerginlik zımnında bebeğinin zehirlenme riski bulunmuş olduğu belirleme edilen anne, dip bakıma alındı.
Tedavisi müşterek ay devam eden annenin, hamileliğinin 24. haftasında dünyaya getirmiş olduğu 460 gram ağırlığında, 25 santim boyundaki kızına Nazimasu ismi verildi.
Erken doğum zımnında organları gelişmediği düşüncesince kuvöze alınıp teneffüs aletine bağlanan prematüre bebeğe, Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi bilirkişi doktorları Mustafa Akçalı ve Hüseyin Şimşek çeşidinden akciğer gelişimi düşüncesince otama uygulandı.
Zorlu sürecin peşi sıra organlarının gelişmesiyle ağırlığı 1950 grama, boyu da 47 santimetreye vasıl Nazimasu, dirim mücadelesini kazandı.
Annesiyle buluşan bebek, afiyet görevlilerinin alkışlarıyla hastaneden taburcu edildi.
"O içeride ne yaşadıysa, ego de kapısında ayrımsız şeyleri yaşadım"
Anne Meryem Sevim, AA muhabirine, Nazimasu'nun prematüre doğan ikinci bebeği olduğunu, Umut Can adını verdikleri oğullarının 5 yaşına geldiğini söyledi.
Bebeğinin yaşama tutunmasına yardım sunan afiyet ekiplerine teşekkürname fail Sevim, "İkinci el bu duyguyu yaşadığım düşüncesince doğuma afsun ederek girip çıktım. Sadece bebeğimin metin olmasını diledim. İkimiz düşüncesince de riziko vardı lakin aşırı şükür güzel gitti. evvel Allah'a, sonraları hekim ve hemşirelerimize aşırı teşekkürname ediyorum. Onlar düşüncesince aşırı afsun ediyorum." sanarak konuştu.
Bu süreçte yaşadıklarını unutamayacağını dile getiren Sevim, şunları anlattı:
"Kızımın kalbi durdu, bellek kanaması geçirdi ve cerrahi karışma oldu. O içeride ne yaşadıysa, ego de kapısında ayrımsız şeyleri yaşadım. Çok şükür o günden sonraları kızım toparlandı. Çocuğumu alıp çıkacağım devir Allah'a şükrettim. Allah, hekim ve hemşirelerimizden binlerce defa razı olsun. Çok şükür kızımı kucağıma aldım. Hastaneden mutlulukla, sevinçle, alkışlarla çıktık. Bu hatırat bekliyorduk. Çocuklarım değme çağ kardeşlerini soruyorlardı. Sürekli onları bırakıp hastaneye geliyordum. Onlar da demin mutluluktan havalara uçuyor. Ailemiz aşırı mutlu, şu an aşırı iyiyiz."
Sevim, kayınvalidesinin Nazima bulunan adından ilham alınarak bebeğe Nazimasu adını verdiklerini de belirtti.
"Yaşama şansı aşırı bağan bulunan bebeklerden biriydi"
Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi Birim Sorumlusu Uzman Dr. Mustafa Akçalı da Nazimasu'nun yaşama tutunması düşüncesince ellerinden geleni yaptıklarını vurguladı.
Bebeğin adeta dirim mücadelesi verdiğine dikkati çekici Akçalı, şunları kaydetti:
"Nazimasu güvenilmez ıvır zıvır ve taayyüş şansı aşırı bağan bulunan bebeklerden biriydi. Tedavi süreci ve kavi işlemlerin peşi sıra bahtiyar sona ulaştık. Nazimasu'nun kalbinin durduğu dönemler oldu. Arkadaşlarımızla bu arada özveren müşterek halde karışma ettik ve yaşama döndüğünü gördük. Değişik müşterek duygu. Bu derece mücadeleden sonraları bahtiyar sona erişmek hem bahtiyar ediyor tıpkı zamanda düzentileme şevkini arttırıyor. Aile önceki geldiği devir aşırı endişelilerdi, çocuklarını anbean kaybedeceklerini düşünüyorlardı. Bebeği 137 çağ böylece taburcu ederken ana ve babası güvenilmez keyiflilerdi."
