Konya
.w3-content { max-width: 100%; margin: auto;} .w3-tooltip, .w3-display-container {position: relative;} .w3-black, .w3-hover-black:hover { color: #fff!important; background-color: #000!important;} .w3-display-left { position: absolute; top: 50%; left: 0%; transform: translate(0%,-50%);-ms-transform: translate(-0%,-50%);} .w3-display-right { position: absolute; top: 50%; right: 0%; transform: translate(0%,-50%);-ms-transform: translate(0%,-50%);} .w3-btn, .w3-button {-webkit-touch-callout: none;-webkit-user-select: none; -khtml-user-select: none;-moz-user-select: none; -ms-user-select: none;user-select: none;} .w3-btn, .w3-button {border: none;display: inline-block;outline: 0;padding: 8px 16px;vertical-align: middle;overflow: hidden;text-decoration: none;color: inherit;background-color: inherit;text-align: center;cursor: pointer;white-space: nowrap;}
Dördüncü batın keçe ustası, sanatını eğitimle serbest kitlelere ulaştırmayı hedefliyor 
Dördüncü batın keçe ustası, sanatını eğitimle serbest kitlelere ulaştırmayı hedefliyor Selçuklu Türkleri ile Orta Asya'dan Anadolu'ya gelen, Konya ve Mevlana ile özdeşleşen keçe sanatı, Girgiç ailesinde nesilden nesle aktarılıyor.
Dedesinin babası, büyükbabası ve babası keçe ustası bulunan 34 yaşındaki Salih Girgiç de babasından öğrendiği mesleği, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesinde almış olduğu efdal lisans eğitimi ile akademik boyuta taşıyor.
Keçe ustası ailenin dördüncü batın mümessili Girgiç, AA muhabirine, keçeciliğin ortak aile geleneği bulunduğunu anlattı.
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Geleneksel Türk Sanatları Bölümü Halı Kilim Eski Kumaş Desenleri Ana Sanat Dalı'nda efdal lisans yaptığını dile getiren Girgiç, "Orada bitmeme ettiriyorum zira aldığımız dobra ortak terbiye var. Bu işin akademik, gün boyutunda nite tetkikat yapılmış, neler merkum onları aramak ve kendim de ortak şeyler boşlamak için, şimdi serbest kitlelere ulaşalım niteleyerek bu yola başladım. İşin mutfağında yetişkin peyda etmek iri yarar sağlıyor. Buradan yola çıkarak anca ortak değişmeyen aldım. Çok dobra neticeler da oldu." niteleyerek konuştu.
Babasının keçe ilişkin çalışmalarının bitmeme ettiğini tabir fail Girgiç, ailelerinde keçeye başlamanın yaşlarının olmadığını söyledi.
Ailede, evlatların oyuncak oynama yaşı vardığında eline yün verildiğini aktaran Girgiç, laflarını şu biçimde sürdürdü:
"Atölyede filhakika anlaşılan ortak istihsal bitmeme ediyor. Çocuklara önemsiz görevler veriliyor. Mesela ortak diziye ısmarlama yapılıyor, şapkalarda ufaklıklara fariza veriliyor. Bu yol bebek icra ettiği işin hakeza ortak yerde değerleneceğini fikren aşırı şimdi itinalı davranıyor. Hep bu biçimde yetiştiğimiz düşüncesince temelden özveren ortak biçimde kırılan fiilen yetiştik. Biz 9 kardeşiz. 6 erkek, 3 kız var. Hepsi de bu işle uğraşıyor. Babam habbe biricik çocuğuymuş ancak kılıç serbest ortak aileyiz. Beşinci torunlar geliyor."
"Keçeyi kumaşlarla da birleştirdik"
Girgiç, keçenin asırlardır yelek, iç kulak denli ürünlerde kullanıldığını hatırlatarak, keçeyi bugüne şimdi akıllıca eşyalarda kullandıklarını anlattı.
Yelek, ceket, kaban, seçimi mahsulat yaptıklarını dile getiren Girgiç, "Keçeyi kumaşlarla da birleştirdik. İpek ve hav kumaşlarla birleştirince, yünün tasarruf sektörü aşırı şimdi değişti. Şapka, çanta, arazi sergileri, örek panosu yapıyoruz." dedi.
"Keçe düşüncesince 'Mevleviliğin kalbi' diyebiliriz"
"Suf" kelimesinin yün, "Sufi"nin de yün giyen anlamına geldiğini kail Girgiç, Konya ve Mevlana'nın keçeyle özdeşleştiğini dile getirdi. Girgiç, şunları kaydetti:
"Keçe düşüncesince 'Mevleviliğin kalbi' diyebiliriz. Mevlevilerin kullandığı sikkeler, arakiyeler, üstlerine delme kendisine giyindikleri haydariyeler, ayaklarına giyindikleri mestin içi daima keçedir. Onlar çilehaneye çekileceği devir şirin döşek değil, keçeden malzemeler kullanmışlardır. Bunun nedeni de esenlik açısından bünyenin gücünü alan, dinlendiren ortak malzemedir ancak Mevleviler açısından bakarsak, sikke de kullanmışlar. Sikkeyi aşırı şirin ortak malzemeden de yapabiliriz ancak sikke, süresince moher bulunan ortak malzemeden yapılmıştır. Vücuda ferah kıl batar, giyindikleri yeleklerde de böyledir. Bunun gayesi da evren dünyasına çıkarlarını kaptırmamak düşüncesince herhangi ortak ne denli dimdik ve şen ortak mahsul kullanmış olsalar da boşluk aralık batan kılların evren yaşamının geçici, esas ehemmiyetli olanın öbür yerküre dünyasına envestisman gerçekleştirmek bulunduğunu belirtsin niteleyerek daim keçe kullanmışlardır."
