USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Ekonomi

Merkez Bankası 90 yaşında

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), çağ 90'ıncı kuruluş yıl dönümünü kutluyor.

Merkez Bankası 90 yaşında
03-10-2021 15:25
İstanbul

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB), genel ağ sitesinden derlenen bilgiye göre, Birinci Dünya Savaşı sonrasında, dünyada ortaya çıkan çıkarma sağlayacak özek bankalarının oluşturularak devletlerin öz servet politikalarını özgür kendisine belirlemeleri yönündeki eğilimin tesiri ve Kurtuluş Savaşı ile kazanılan politik bağımsızlığı kazançlı bağımsızlıkla perçinlemek amacıyla ortak özek bankası kurulması yönündeki tartışmalar ve icraat himmet kazandı.

Bu mevzunun geçmiş benzer ele alındığı 1923 İzmir ekonomi Kongresi'nde, ilkin "milli büyüklük bankası" kurulması düşüncesi üstünde duruldu. 1927'de Maliye Bakanı Abdülhalik Renda'nın özek bankası kurulması kendince sunmuş bulunduğu anayasa taslağı onama edildi. Ayrıca, Merkez Bankasının kuruluş evresinde asistan olması düşüncesince öbür devletlerin özek bankalarından da düşün istendi.

1928 senesinde Türkiye'ye çağırma edilen Hollanda Merkez Bankası yönetim Meclisi Üyesi Dr. G. Vissering, hazırladığı raporda hükümete dair başarısız ve özgür ortak özek bankasının gerekliliğine dikkati çekti. Bir yıl sonraları İtalyan Uzman Kont Volpi, Türk parasının istikrarının sağlanması düşüncesince ortak özek bankası kurulmasının kondisyon bulunduğunu belirtti.

Söz konusu gelişmelerin arkası sıra hükümet özek bankası kurulmasına dair lüzumlu kanuncu çerçevenin hazırlanması düşüncesince harekete geçti. Lozan Üniversitesi'nden Prof. Leon Morf'un katkılarıyla Merkez Bankası hukuk tasarısı hazırlandı. Tasarı, Türkiye Büyük Millet Meclisince 11 Haziran 1930'da onama edildi. 1715 izlemsel Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kanunu ismi ile 30 Haziran 1930'da Resmi Gazete'de yayımlandı.

Farklı kasıntı ve kurumlar çeşidinden ölçülü işlevlerin biricik elde toplanmasının arkası sıra 3 Ekim 1931'de faaliyetlerine süregelen Merkez Bankası, dakika bakımından 90'ıncı kuruluş yıl dönümünü kutluyor.

Banka, öbür amme kurumlarından ağız ağıza ayrı ve özgür statüsünün ortak işareti olarak, çok ortaklı iştirak halinde türel varlığını kazandı. Bankanın hisseleri; A, B, C ve D kazanmak az daha mecmu 4 sınıfa ayrıldı. A sınıfı paylar Hazine'ye, B sınıfı paylar ulusal bankalara, C sınıfı paylar ecnebi bankalar ile ayrıcalıklı şirketlere ve D sınıfı paylar Türk tecim kuruluşlarıyla Türk tabiiyetli esas ve hukuksal bireylere ayrıldı.

Banknot matbaası kuruldu

İkinci Dünya Savaşı'nın aksi etkilerinin hissedildiği 1940'lı senelerde eksiksiz dünyada bulunduğu kadar Türkiye'de de Merkez Bankası, amme kesiminin finansman açığını kapatmaya müteveccih uygulamalarda bulundu.

1950'li yıllarda, nema ve aceleci kalkınmanın finansmanı Merkez Bankası kaynaklarından sağlandı. Hazine'ye endamsız vadeli öndelik olanağı verilerek veznedar kaynakları kamunun kullanımına açıldı. Bu çağda Merkez Bankası düşüncesince gerçekleşmiş bulunan ehemmiyetli ortak evolüsyon de 1955 senesinde kâğıt servet matbaasının kurulması ve 1957 yılından itibaren banknotların ülkede basılmaya başlanması oldu.

Planlı ekonomiye geçişin yaşandığı 1960'lı senelerde Merkez Bankası, kazançlı koşullara ve sektörünün gelişimine koşut olarak, genişlemeci servet politikaları takip etti ve kamuya eşme sağlamaya bitmeme etti. Bu çağda ayrıca, kambiyo kontrolüne dair uygulamaların iri çoğunluğu Merkez Bankasına devredildi.

1211 izlemsel kanun

Dünya genelinde İkinci Dünya Savaşı'ndan sonraları ortaya çıkan değişikliklere ahenk iletmek ve Merkez Bankasının etkinliğini tasarruf etmek amacıyla 14 Ocak 1970'de 1211 izlemsel Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kanunu onama edildi. Böylelikle tarihinde dünkü ortak devre süregelen Merkez Bankası, azda olsa de olsa, zamanın kazançlı ve özek bankacılığı alanındaki yeniliklerini yansıtan ortak yapıya kavuştu.

Söz konusu anayasa bankanın kanuncu statüsü, kombinezon yapısı, mezuniyet ve görevlerinde ehemmiyetli tadilat getirdi.

Anonim iştirak statüsü mahfuz Merkez Bankasının sermayesi, 15 milyon liradan 25 milyon liraya yükseltildi. Hazine'nin cemaat bulunduğu kapital payının yüzdelik 51'den az olamayacağı da kanunda toprak aldı.

1211 izlemsel kanunun getirmiş bulunduğu ortak öbür teceddüt de "guvernörlük" ismi maruz riyaset makamı oldu. Dış özümleme ve ilişkilerde denklik, protokolde akreditasyon sağlanması amacıyla kurulan riyaset makamına geçmiş kendisine Naim Talu getirildi.

Guvernörlük makamının yanında, reis ve reis yardımcılarından meydana mevrut "yönetim komitesi" ismi altında dünkü ortak değişmeyen onama etme organı oluşturuldu. Bankanın en fevk değişmeyen onama etme organı statüsündeki 8 üyeli yönetim Meclisi ise 6 üyeli Banka Meclisi'ne dönüştürüldü.

İlgili kanun, Merkez Bankasına ilişik fariza ve yetkilerin artırılması açısından da ehemmiyetli yenilikler içerdi. Hazineye verilebilecek endamsız vadeli öndelik miktarının fevk sınırı, alakalı yıla ilişik bütçe ödeneklerinin yüzdelik 15'i oranında yükseltildi.

1980 sonrası dönem

1980'lerde yaşanmış bulunan kazançlı gelişmeler, hem Türkiye bununla beraber Merkez Bankası açısından ortak dönüm noktası durumunda oldu. 24 Ocak 1980'de açıklayan kararlar ile Türkiye ekonomisinde strüktürel ortak tahavvül başlatıldı.

Başlatılan mali serbestleşme süreci ile servet ve kur politikalarının Merkez Bankası çeşidinden ortalık ekonomisi ile mevzun ortak biçimde yürütülmesi düşüncesince lüzumlu altyapının sağlanması anlamında ehemmiyetli adımlar atıldı. Para politikası kapsamında, tevdiat ve saygınlık faizlerinin ortalık koşullarında belirlenmesi hükme bağlandı.

Türk parası, ecnebi nukut karşısında devalüe edilerek çakılı kur diyeti ortadan kalktı. 1983 senesinde Merkez Bankası, kıymetli ve döviz rezervlerini çalışan ortak biçimde komuta etmek dair çıkışlı bir duruma getirildi. 1987'de açıkça ortalık işlemleri hazırlamaya süregelen Banka, çağcıl açıdan servet ve döviz piyasalarının kurulmasına da önderlik etti.

1989'da Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 izlemsel değişmeyen ile kazançlı birimlerin döviz ile prosedür yapmalarına müsaade verildi ve Türk parasının çevrilgen anons edilerek bağıl şimdi elastik ortak döviz kuru diyetine geçildi.

1990'da Banka, geçmiş kere kamuoyuna duyurduğu servet programı ile döviz kurları ve getiri oranlarındaki istikrarı bozmadan bu sahanın akışkanlık ihtiyacını karşılamayı hedefledi.

21 Nisan 1994'te Hazine'nin Merkez Bankası kaynaklarını kullanımına son getirildi. Bunun yanında, 1997 senesinde imzalanan ortak tören düzeni ile 1998 yılından itibaren Hazine'nin Merkez Bankasından endamsız vadeli öndelik kullanamayacağı karara bağlandı.

Banka, anahtar istiklaline kavuştu

Merkez Bankasının 1995-1999'da izlediği politika, mali piyasalarda istikrarı sağlamaya yönelikti. Enflasyonun arama dibine alınamaması dolayısıyla 2000 senesinde döviz kuruna mebni dünkü ortak abra programı yürürlüğe kondu. Ancak 2000 yılı sonlarına akla yatkın ekonomide artım yayınlayan güvenlik kaybı ve 2001'de ortaya çıkan kriz, programın sonlandırılmasına bozukluk oldu. Bunun natürel kararı olarak, 22 Şubat 2001'de döviz kurları dalgalanmaya bırakıldı.

Kriz daha sonra 25 Nisan 2001'de ekonomide yaşanmış bulunan strüktürel tahavvül sonrası Merkez Bankası Kanunu'nda ehemmiyetli tadilat yapıldı.

Fiyat istikrarını sağlamak, Merkez Bankasının asliye maksadı kendisine açıkça ortak biçimde tanımlandı. Bu çerçevede, Merkez Bankasının servet politikası mevzusundaki uygulamaları ve kullanacağı araçları aracısız kendisinin belirleyeceği hükme bağlandı. Böylelikle Banka, anahtar istiklaline kavuştu.

Banka'nın değer istikrarını terazi maksadı ile çelişmemek kaydıyla, hükümetin nema ve istihdam politikalarını destekleyeceği hükme bağlandı.

Finansal istikrarı sağlamak, Banka'nın sponsor maksadı kendisine tanımlandı. Merkez Bankasının Hazine ile öbür amme kasıntı ve kuruluşlara öndelik vermesi, saygınlık açması ve bu firmaların ihraç etmiş bulunduğu istikraz araçlarını asli piyasadan satın alması yasaklandı. Bu sayede bankanın kamusal finansman gereksinimi düşüncesince ortak eşme olması engellendi.

Para politikası stratejilerinin ve değişmeyen onama etme mekanizmalarının kurumsallaşması amacıyla Para Politikası Kurulu (PPK) oluşturuldu.

Paradan 6 el değmemiş atıldı

2002 yılına gelindiğinde, çağcıl ortak servet politikası stratejisi bulunan şişkinlik hedeflemesi diyeti uygulamasına geçildi. Örtük şişkinlik hedeflemesinin uygulanmış bulunduğu 2002-2005'te, rejimin lüzumlu ön koşullarının karşılanmasına çalışıldı. Merkez Bankasının fen ve kurumsal altyapısı güçlendirildi, kestirim modelleri geliştirildi ve data seti genişletildi. Bu süreçte Araştırma Genel Müdürlüğü, Araştırma ve Para Politikası Genel Müdürlüğü şeklinde baştan yapılandırıldı ve yazışma politikalarının etkinliğini iletmek amacıyla İletişim Genel Müdürlüğü kuruldu.

2005 yılından itibaren siyasa kararları ile alakalı öngörülebilirliğin artırılması amacıyla ortak salname PPK derinti tarihleri, ortak takvim çerçevesinde ilkin açıklandı. Tüm bu proses böylece 2006 senesinde açıkça şişkinlik hedeflemesi diyeti uygulanmaya başlandı.

1 Ocak 2005'te Türk lirasından 6 el değmemiş atıldı, Yeni Türk Lirası ve dünkü kuruşlar tedavüle çıkarıldı. 1 Ocak 2009'da paradan "yeni" ifadesi kaldırıldı. Türk lirası, kâğıt servet ve kuruşlar yenilenen dizayn ve boyutlarla dolaşıma çıkarıldı.

Halihazırda bankanın sermayesi 25 bin TL olup 250 bin skor hisseye ayrıldı. 2019 sonu bakımından Merkez Bankası sermayesinin yüzdelik 55,12'si (A) sınıfı, yüzdelik 25,74'ü (B) sınıfı, yüzdelik 0,02'si (C) sınıfı, yüzdelik 19,12'si ise (D) sınıfı hisselerden oluşuyor.

Merkez Bankasının 2020 sonu bakımından 3 bin 499 mensubu bulunuyor.

Kuruluştan bugüne başkanlar

Kuruluşundan bugüne 25 kişi, TCMB Başkanı kendisine fariza yaptı.

İlk reis bulunan Selahattin Çam 1931-1938'de bu rolü yürüttü. Çam'ın arkası sıra Kemal Zaim Sunel (1938-1949), Mehmet Sadi Bekter (1949-1950), Osman Nuri Göver (1951-1953), Mustafa Nail Gidel (1953-1960), Memduh Aytür (1960), İbrahim Münir Mostar (1960-1962), Ziyaettin Kayla (1963-1966) Naim Talu (1967-1971), Memduh Güpgüpoğlu (1972-1975), Cafer Tayyar Sadıklar (1976-1978), Hakkı Aydınoğlu (1979-1981), Osman Şıklar (1981-1984), Yavuz Canevi (1984-1986), Rüşdü Saracoğlu (1987-1993), Bülent Gültekin (1993-1994), Yaman Törüner (1994-1995), Gazi Erçel (1996-2001), Süreyya Serdengeçti (2001-2006), Durmuş Yılmaz (2006-2011), Erdem Başçı (2011-2016), Murat Çetinkaya (2016-2019), Murat Uysal (2019-2020) ve Naci Ağbal (Kasım 2020-Mart 2021) reis kendisine fariza yaptı.

Mart 2021'de riyaset görevine getirilen Prof. Dr. Şahap Kavcıoğlu, halihazırda vazifesini sürdürüyor.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3699+65
2Fenerbahçe3693+61
3Trabzonspor3661+16
4Başakşehir FK3658+11
5Beşiktaş3655+6
6Kasımpaşa3652-4
7Alanyaspor3650+3
8Çaykur Rizespor3649-8
9Sivasspor3648-10
10Antalyaspor3645-6
11Adana Demirspor3644-2
12Samsunspor3642-8
13Kayserispor3641-12
14Konyaspor3640-11
15MKE Ankaragücü3639-4
16Gaziantep FK3638-10
17Fatih Karagümrük3637-3
18Hatayspor3637-9
19Pendikspor3636-30
20İstanbulspor3616-45
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Eski Günler