Ankara
Bakanlıktan meydana getirilen açıklamaya göre, Kirişci, TRT Haber çalışkan yayınında gündeme bağlı değerlendirmelerde bulundu.
Türk çiftçisinin Kovid-19 salgını ve Rusya-Ukrayna Savaşı'nın meydana getirmiş bulunduğu menfi koşullara karşın üretime bitmeme ettiğini tamlayan Kirişci, "Üretim zincirimizde, tedbir zincirimizde ehemmiyetli kuma elverişsizlik olmadı. İhracatımızı artırdık. Dolayısıyla dünyanın tedarikli ülkelerinden birisiydik." ifadelerini kullandı.
Kirişci, tarımda uygulayım bilimi kullanımının çiftçinin yaşamını kolaylaştırdığını vurgulayarak, Bakanlık namına muhtelif işlemleri e-Devlet platformuna taşıdıklarını hatırlattı.
Üreticilerin bundan hakeza telefonundan e-Devlet'e girerek ÇKS kaydını gerçekleştirebildiğine dikkati çekici Kirişci, "1 Ekim'den beri e-Devlet üstünden ÇKS'ye 104 bin müracaat yapıldı. Bir o denli da ÇKS vesikası dediğimiz vesikalar var. Bu belgeleri kabul etmek düşüncesince o alışılmış yöntemi düşünürsek eksiksiz risklerden kurtuluyor. Ziraat odalarımızla ilişik üreticilerimizin odaya pırtı olmalarının uğrunda rastgele kuma bariyer oluşturmuyoruz. Zaten kuma anayasal zorunluluk." değerlendirmesinde bulundu.
Kirişci, çiftçinin bölgesindeki işleyim ve uran dikkate alınarak makul iklime layıkıyla istihsal yapmasını sağlayacak "Tarım Cepte" uygulamasını da sene böylelikle yaşama etmek istediklerini bildirdi.
Yapacakları ayrıksı kuma düzenlemeyle de kırsaldan kente huruç ve kalıt davası az daha sebeplerle toprakların 1-2 yıldan kuma tomar gereksiz kalmasına destur etmeyeceklerini tamlayan Kirişci, şu detayları verdi:
"O yörede orada birleşke var ise kooperatifleri, birlikler var ise birlikleri, o da olmadı iklim genelinde kuma portföy oluşturacağız, bu portföye ilgiye layıkıyla elde edilecek icar bedellerini direkt ilişik para sahiplerinin yerine yatıracağız. Bankada tutacağız, değerlendireceğiz, şayet aralarında davalık kuma gidişat varsa, sorun bitene denli da o parayı istimara çeşidi bitmeme edecek biçimde bloke etmiş olacağız. Böylelikle kuvvetsiz arazileri üretime kazandıracağız."
- "TARSİM'de 20 milyon poliçe kesildi"
Kirişci, "Atatürk'ün fark hayattayken özlemini duyduğu" ekincilik sigortasını 2005'te Meclis'te yasalaştırdıklarını hatırlatarak, 16 yılda TARSİM'de 20 milyon poliçe kesildiğini tabir etti. Toplamda 12,8 bilyon teklik primlere dayanaklık etmek verdiklerini tamlayan Kirişci, üreticilerden ekincilik sigortalarını yaptırmalarını istedi.
İlgili mevzuatta birtakım verim ve verim grupları düşüncesince kontratlı üretimi mecburi bir vaziyete getireceklerini bildiren Kirişci, şu değerlendirmede bulundu:
"Bu üretimlerde ekincilik sigortasını mecburi bir vaziyete getireceğiz. Çiftçilerimizin rastgele kuma biçimde müşteriler çeşidinden istismarına katiyen destur vermeyeceğiz. Bizim bahsettiğimiz bitkisel, hayvanca üretim. Besici, sen benim istediğim örnekte yahut evsafta mahsulat üret, besicilik yap. Bunların yemlerini, gereksinimlerini burada Et Süt Kurumu bu kontrat çerçevesinde sağlayacak. Burada alıntı ve paha garantisi var. Çiftçi 5 sene süreyle önünü görecek."
Kadınlara ve gençlere zirai üretimde aşırı güvendiklerini, 555 milyon avroluk kuma projeyle IPARD-3 Dönemi'nin başladığını tamlayan Kirişci, hassaten eş ve gençlerin bu planlara dikkat göstermelerini istedi.
- Tahıl Koridoru
Bugüne denli hububat koridorundan 271 sefine geçtiğini bildiren Kirişci, bunların 6,2 milyon titrem ağırlık taşıdığını kaydetti.
Kirişci, buradan ülkenin ekonomik çıktığını vurgulayarak, "Ülkemizin de ithal etmiş bulunduğu muhtemelen mahsulat var. İthal ettiğiniz ürünlere bası var, bundan kurtulduk. Enflasyonla uğraş fail kuma ülkeyiz. Şu anda yer yağı de karışma kazanmak az daha makul kuma deşarj ve makul kuma relaks var. Benim temennim, süresi dolduktan, doğrusu 4 ay sonradan bunun uzatılması. Tabii ki en hassaten temennimiz, savaşın kuma an önceki barışla neticelenmesi." ifadelerini kullandı.
- Başörtüsü dair değerlendirme
Bakan Kirişci, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "başörtüsü" ile ilişik açıklamasına da yer vererek şunları kaydetti:
"Başı gizli bulunduğu düşüncesince Meclis'ten kovulan, Meclis'ten çıkarılmaya çalışılan, bunun düşüncesince seyir tutanlar, zaman kalkıp başörtüsünden yalan ediyorlar. Eğer samimiyseniz, bu mevzuda hakkıyla içten kuma duruşunuz var ise bırakın kanunu. Bir mevzuat hiyerarşisinde en tepede Anayasa vardır, buyurun… Yarın kuma gündüz bu kanunu bazıları değiştirebilir ancak Anayasa ülkenin makul kuma çoğunluğunun kararıyla, milletin kuma eş anlaşma metnidir, onunla değiştirilebilen kuma anlaşma metnidir. Madem hakeza kuma niyetiniz var, buyurun Anayasa değişikliği yapalım. Biz istiyoruz ki erte kuma gündüz bazıları de gelip ayrıksı kuma şeyin ardına düşmesin. Bizim mademki ki anlaşma metnimiz, Anayasa. Anayasa'da muktezi değişikliği deneyelim ancak henüz çabucak Cumhurbaşkanı'mızın açıklaması sonrası önceki ekip başkanvekillerinin, sonradan da umumi başkanlarının kesinlikle taraf çizdiklerini eksiksiz budun gördü."
